kitap.jpg

ESKİ İSTANBUL ABİDELERİ VE BİNALARI

Prof.Celal Esat Arseven

- Tefrika 22 -

(Geçen Bölümden Devam)

(Önemli Not: Kitap 1910 yılında basılmış olduğundan içindeki fotograflar oldukça kalitesizdir. Bu nedenle kendi çektiğim fotograflar ile çeşitli kaynaklardan aldığım görüntüleri de tefrikalarıma eklemekteyim. Bu kaynaklar ayrıca belirtilmektedir.)

 

4 Bizans Hamamları

Orta Çağ’da hemen hiçbir ülke Bizans kadar hayır için ve sağlık için yapılmış binalara sahip değildiler. Bizans, meydanları, çeşmeleri, su kemerleri, sarnıçları, lağımları ve özellikle hamamlarıyla tanınmıştı. Bizans hamamları, bunun eski Yunan ve Roma hamamlarından çok az farklıydı. Bugün İstanbul’da Bizans devrinden kalma bir hamam bulmak biraz zordur, fakat Türk hamamları tümüyle Bizans hamamları tarzında yapılmış olduğundan, gerek plânları, gerek dış şekilleri ve hatta yapım yöntemleri yönünden o derece benzerdiler ki bunları görmekle Bizans hamamları hakkında bir fikir edinmek olasıdır.
Mavroyani Paşa’nın eskiden doğu hamamlarına dair lyazdığı bir eserde Lüsyen (Lucien) tarafından Hipiyas’ın (Hippias) yaptırdığı Yunan hamamı hakkındaki açıklamalarını aşağıda aktarıyoruz.
«Giriş bölümü yüksektir, buraya genişce bir merdivenle çıkılır. Kapıdan girilince genel bir salona girilir ki burası hizmet edenlere özgüdür. Buradan sonra daha yüksek ve oldukça aydınlık bir yere geçilir, bunun iki tarafında soyunulacak yerler vardır. Ortada iki havuz olup beyaz mermerden iki heykel bulunur. Bu heykellerin biri sağlık tanrısı «Hiji (Hygie)» diğeri «Eskolab (Esculape)»’ındır. Buradan diğer bir salona geçilir ki orası daha ılıkdır. Bundan sonra daha süslü bir yere geçilir ki orada vücutlarını oğdurarak rahat ederler. Bu yerin duvarları tavana kadar tümüyle mermerdir. Buradan diğer bir salona geçilir ki orada üç adet sıcak su banyosu vardır.»
Görülüyor ki Yunan hamamlarıyla Bizans hamamları arasındaki fark çok azdır. Bizanslılar Romalılar gibi hamamların içindeki camlı kısıma apoditerium soğukluğuna tépidarium veya alipterium ve sıcak kısmına da caldarium ve külhana (117) da hypocüoste derlerdi. Kitabımızın ikinci kısmını oluşturacak olan Türk kısmındaki Türk hamamları bölümünde Bizans hamamlarına dair de geniş bilgi verilecektir.

(117) Külhan: Hamam ocağı. Hamamda su ısıtmak için ateş yakılan yer.

Bizanslılar Romalılar gibi hamamların süslenmesine önem verirlerdi. Üstelik sağlık ve temizlikten çok eğlence için hamama giderlerdi. Özellikle kışın hamam en çok sevilen şeylerden biriydi. Roma’da Neron’lar, Karakalla’lar (Caracalla), Titus’lar (Titianus), Diyoketiyen’ler (Diocletianus) halka hoş görünmek için nasıl büyük hamamlar yaptırdılarsa, Bizans imparatorları da aynı nedenle hemen Romalılar kadar güzel hamamlar yaptırmışlardı. Bu hamamların tanınmışları içinde hipodromun katisma tarafında yani Divan Yolu’yla Ahmediye Meydanı’nın birleştiiği yerde bulunan «Zevkseyp (Zexippe)» hamamları vardır. İmparator Septim (Septimus) tarafından yaptırılan bu hamam büyük Konstantin (Konstantinos) ve daha sonra Jüstinyen (İustinianos) devrinde onarılmıştı. Saraya ve hipordoma yakın olması nedeniyle en çok rağbet edilen hamamlardan biriydi.
Bu hamamın içinde mermerden ve turçtan birçok değerli heykeller bulunduğunu bazı yazarları söylüyor.
Bundan önce basılan Fransızca eserimizde, Almanya İmparatoru Çeşmesi’nin civarında kazı yapılırsa kalıntılarına rastlanılacağından söz etmiştik. Geçen yıl (118) Sultan Ahmet Meydanı’nın düzenlenmesi sırasında büyücek bir mermerin ucu ortaya çıkartılmıştır ki, bu taşın ya Zevkseyp (Zexippe) hamamlarının veya Katisma’nın bir kısmı olması olasıdır. Müze-i Hümayun tarafından yapılmasını ümit ettiğimiz diğer bir kazı ile bu hamamın yeri hakkında gerçek bir fikir edinilebileceğini sanmaktayız. Bir söylentiye göre Rika ayaklanması zamanında bu hamamlar tümüyle harap edilmiş.

(118) Kitabın basımından bir yıl önce, yani 1909 yılında.

Sarayın içinde, şimdiki Güzel Sanatlar Okulu’nn altında bazı kemerler görülüyor ki bunlar da Arkadiyos (Arkadios) hamamı adıyla tanınan hamamların kalıntılarıdır.
Çukur hamam adıyla bilinen hamamın yerinde de Konstantin (Konstantinos) Hamamı isminde bir hamam vardı. Bâb-ı Ali civarında «Evdoksiya (Eudoksia)» hamamları tanınmıştı.

 

Gelecek Bölüm

TEFRİKA 23

5 Abideler

Büyük Teodos’un (Theodosios) Dikili Taşı

____________________________________________________________________________________

Eski İstanbul (Bölüm 21)

Eski İstanbul (Bölüm 20) Eski İstanbul (Bölüm 19)

Eski İstanbul (Bölüm 18) Eski İstanbul (Bölüm 17)

Eski İstanbul (Bölüm 16) Eski İstanbul (Bölüm 15) Eski İstanbul (Bölüm 14)

Eski İstanbul (Bölüm 13) Eski İstanbul (Bölüm 12) Eski İstanbul (Bölüm 11)

Eski İstanbul (Bölüm 10) Eski İstanbul (Bölüm 9)

Eski İstanbul (Bölüm 8) Eski İstanbul (Bölüm 7) Eski İstanbul (Bölüm 6)

Eski İstanbul (Bölüm 5) Eski İstanbul (Bölüm 4) Eski İstanbul (Bölüm 3)

Eski İstarbul (Bölüm 2) Eski İstarbul (Bölüm 1)   Nusretiye Camisi

   İstanbul Namazgâhları-6   İstanbul Namazgâhları-5   İstanbul Namazgâhları-4

   İstanbul Namazgâhları-3   İstanbul Namazgâhları-2   İstanbul Namazgâhları-1

   Yeni Cami Hünkâr Kasrı   Cami Alemleri   Sadaka Taşları

   Eb-ced Hesabı ve Tarih Düşürme   Sıbyan Mektebleri

   Tarihte İstanbul Depremleri (Bölüm 3)   Tarihte İstanbul Depremleri (Bölüm 2)

   Tarihte İstanbul Depremleri (Bölüm 1)


Çeşitli Konular

Bu bölüm çeşitli tarihi konulara yer verilecektir. İlk olarak zaman içerisinde bütün İstanbul'daki tarihi eserlin tahrib olmasına sebep olan "İstanbul Depremleri" yazısı verilmiştir.

© 2011-2019 | H.Veysel Güleryüz